Suriyeli Mültecilerin Türkiye’ye Etkisi ve Geri Dönüş Süreci
İpek Kaplan – Türkiye’ye yapılan nüfus hareketleri sadece demografik açıdan değil, ekonomik anlamda da etkiler yarattı. Son zamanlarda yaşanan gelişmelerle birlikte Suriye’de yeni bir durum ve rejim oluştu. Sınırlı da olsa bir geri dönüş süreci başladı ancak tamamının geri dönmesi beklenmemeli. Bu süreç kademeli olacak ve ekonomi üzerinde çeşitli etkilere sahip olacak.
Ekonomist Mahfi Eğilmez ile yaptığımız bir podcast yayınında, Türkiye’ye gelen Suriyelilerin iki gruba ayrıldığını belirtti. İlk grup, Türkiye’ye gelerek iş kuran ve sermaye getiren kişiler. Bu kişiler konut alarak Türk vatandaşlığına geçiş yapmışlardı. İkinci grup ise genelde niteliksiz işlerde kayıt dışı şekilde çalışarak geçimini sağlayan insanlardı. Geri dönüşün büyük çoğunluğunun bu ikinci gruptan olacağı tahmin ediliyor.
Geri dönüş süreciyle birlikte özellikle Güneydoğu’daki küçük atölyelerde iş gücü eksikliği yaşanabilir. Çünkü Suriyeliler genelde düşük ücretle ve sigortasız çalışıyorlardı. Onların ayrılmasıyla birlikte gelecek işçilerin sigorta ve vergi giderleri işverenlerin maliyetini artıracak ve bu durum fiyatlara yansıyacaktır. Göç hareketleri ekonomiyi konut piyasası, iş gücü piyasası ve tüketici fiyatları olmak üzere üç ana kanaldan etkiler.
Suriyelilerin Türkiye’ye gelmesiyle konut kiraları ve fiyatları artmıştı. Geri dönüşle birlikte konut piyasasında rahatlama bekleniyor.
İşgücü piyasasında, Suriyeliler düşük ücretli ve kayıt dışı işlerde çalışarak işverenlerin maliyetlerini düşürmüştü. Ancak bu durum yerli işsiz nüfusla rekabet yaratmıştı. Geri dönüşle birlikte bu etki tersine dönebilir.
Suriyeliler ülkeye geldiklerinde iç talebi artırarak enflasyona katkı sağlamıştı. Fakat aynı zamanda iş gücü maliyetlerini düşürerek enflasyon üzerindeki maliyet baskısını azaltmışlardı. Merkez Bankası’nın yaptığı bir çalışma, Suriyelilerin bulunduğu şehirlerde enflasyonu aşağı çektiğini göstermişti.
Önemli olan nokta, gönüllü geri dönüşleri teşvik etmek. Bu da desteklerin kademeli olarak azaltılmasıyla mümkün olabilir.
Suriye’nin kısa vadede normale dönmesi zor görünüyor. Bu durumda Türkiye’de kalmaya devam edecek Suriyeli bir nüfus söz konusu olacak. Bu grup için topluma entegrasyon çalışmaları yapılması gerekmektedir. Avrupa, Ukraynalı mülteciler için entegrasyon programları başlatmıştı. Türkiye’nin de benzer adımları atarak bu insanları topluma kazandırması önem taşımaktadır. Ülkemiz, dünyada en fazla sığınmacı barındıran ülke konumunda. Bu durumu yönetmek, sosyal uyumu sağlamak ve ekonomik dengeleri korumak açısından hayati derecede önemlidir.