Karlar vergilere akacak! 2023 şirketleri nakitten vurur
Seher Alp
2 min read
Enflasyon tesirindeki etiketlerde tarihi artışların yaşandığı 2022’yi stokları eriterek kapatmaya hazırlanan şirketler, 2023’ü nakit ve üretim maliyeti sıkıntısıyla açmaya hazırlanıyor.
Sözcü’den Sayime Başçı’nın haberine nazaran enflasyon muhasebesinin devrede olmadığı 2022 içinde kaydedilen ve büyük artışlar yaşanan kârların kıymetli bir oranının vergilendirileceğine dikkat çekilirken, ‘nakit akışı’nda saatlik denetime geçilmesi vurgulanıyor.
PİYASA ZORA GİRER
“Müşteriyi finanse etme periyodu başladı. Bu şirketleri önemli manada zorlayacak diye düşünüyorum” diyen EY Türkiye Ülke Lideri Metin Canoğulları, “Herkesin aylık, haftalık, günlük nakit akım tablosu yapması lazım. Nakit akışının saat başı bile denetim edilmesi çok kıymetli zira 45 saniye nefes alamazsınız gidersiniz. Nakit bu türlü bir şey” dedi.
En kıymetli sorunun satılan eserin yerine yenisinin konulamaması olduğunu kaydeden Canoğulları, bir taraftan enflasyonla gayret edip bir taraftan enflasyon muhasebesi uygulayabilmek için bir mevzuat değişikliğine gidilebileceğini kaydetti.
Diğer türlü gelecek yıl piyasanın zorlanacağını aktaran Canoğulları, “Özellikle enflasyonist periyotta ortaya çıkan kârın enflasyondan arındırıldıktan sonra vergisinin ödenmesi şirketlerin sermayesinin güçlü kalmasını sağlayacak. Aksi takdirde, aslında zorlanan piyasayı biraz daha zora sokacak. Herkes söylene söylene vergisini öder fakat sonraki sene tıpkı çarklar çevrilemeyeceği için bu sefer kesintiler başlar. Yani ya eleman çıkartmaya masraf ya dükkan kapatmaya masraf. Bu da istihdamı negatif etkiler” dedi.
Şirketler birleşmeye gitmeli
Sektörel bazda bakıldığında da en başta dokuma bölümünde bir yavaşlama olduğunu kaydeden Metin Canoğulları, fabrikaların 15 gün çalışıp 15 gün üretime orta verdiğini aktardı.
Demir çelik dalında de bir yavaşlama olduğunu lisana getiren Canoğulları, Türkiye’de tüm büyük holding ve şirketlerin kendi ana işlerine odaklanmaları ve bir konsolidasyona (birleşme) gitmeleri gerektiğini vurguladı. Öte yandan Canoğulları, yabancı yatırımcının üretimle ilgili alanlarda Türkiye’ye ilgi gösterdiğini ve orta ölçekli şirketlerin burada öne çıktığını tabir etti.
